Kurbanın Vacip Olup Olmaması

Sefaköy Adak Kurban Kurban Allah’ü Teâlâ’ya manen yaklaşabilmek için kurban niyetiyle kesilen hususi hayvandır. Kurban bayramında böyle hak rızası için kesilen kurbana ‘’uhdiyye’’ bunu kesmeye de ‘’tazhiyye’’ denir.

Kurban bayramında ibadet niyetiyle kurban kesmek, hür, mukim, müslüman, zengin olan kimse için vacip olan bir vazifedir.  Zenginden maksat temel ihtiyaçlarından başka artıcı-çoğalıcı olsun olmasın, en az iki yüz dirhem miktarı mala sahip olan yani fıtır sadakası ile mükellef bulunacak kimsedir. Kurban kesme günlerinde kurban kesmeye gücü yeten kimse kurban kesmeyip de daha sonra fakir düşse, vacip olan bu kurban vazifesi zimmetinden mesuliyetinden düşmez.

Vacip olan kurban ibadeti, hak yolunda fedakârlığın bir nişanesi, Allah’ü Teâlâ’nın verdiği nimetin bir şükran esidir. Bunun neticesi de sevaba erişmek ve bir takım belalardan korunmaktır.  kurban kesilmekle kesilen hayvanların miktarı pek artmış olmaz. Bilakis kurban kesildiği günlerde kasaplar için kesilecek hayvanların sayısı azalır, o günlerde yine normal bir şekilde kesilmiş olur. Sefaköy Adak Kurban Kendi zevkleri uğrunda her gün binlerce hayvanların kesilmesinin çok görmeyenlerin, sene de bir defa Allah rızası için bir kısmı hayvanların fakirlerine menfaatine olarak kurban namıyla kesilmesini çok görmeleri, doğrusu büyük bir düşüncesizliktir.

Kurban kesmekle mükellef olmak için İmam-ı A’zam ile İmam Ebu Yusuf’a göre akıllı ve büluğ çağına ermiş olmak şart değildir. Bundan dolayı zengin olan çocuğun veya delinin malından velisinin kurban kesmesi lazımdır. Bu çocuk veya deli bu kurbanın etinden yer, geri kalanı da elbise gibi bizzat kendisinden istifade edecekleri bir şey ile değiştirilir.

Netice olarak, kurbanın meşru olması; dini, ahlaki, sosyal bir takım hikmetlerce faydalara dayanmaktadır. Bunu takdir etmeyecek bir akıl sahibi düşünülmez.  Sefaköy Adak Kurban.